İslamiyet Öncesi Türk Tarihi
A. TÜRKLERİN TARİH SAHNESİNE ÇIKIŞI
1. Türk Adının Anlamı
Türk adının anlamı konusunda çeşitli görüşler ortaya atıl­mıştır. Bunlarda ikisi ilmi olarak daha çok kabul görmüştür. Bun­lardan birincisi; Türk doğan, türeyen ve çoğalan
İkincisi; Türk güçlü, kuvvetli, olgun anlamlarını ifade et­mektedir.
Bu anlamdaki Türk kelimesi ilk defa siyasi bir amaç doğ­rul­tusunda bir isim olarak Göktürk Devleti tarafından kullanıl­mış­tır. Daha sonra Türk soyuna ait bütün kitleleri temsilen milli bir ad olmuştur.
Coğrafi bir ad olarak Türkhia=Türkiye şeklinde ilk defa Bi­zans kaynaklarında Orta Asya için kullanılmıştır.
Batı kaynaklarında Anadolu için Türkiye ifadesi Anadolu Selçuklu Sultanı l. Mesud döneminde kullanılmaya başlanmıştır.
2. Türklerin ilk Anayurdu
Bu konuda yapılan son araştırmalar diğerlerine göre daha kesin ve doğru bilgiler içermektedir. Buna göre Anayurt'un sınır­ları;
Altay - Sayan Dağlarının kuzeybatısı
Tanrı Dağları'nın kuzeyi
Hazar Denizi'nin doğusu
ve Aral Gölü'nün çevresi olarak çizilmiştir.
3. Türklerin Tarih Boyunca Yayıldıkları Bölgeler, Genel Özellikleri ve Göçler
1. Anayurtta Ortaya Çıkan İlk Kültürler
a. Anav Kültürü
Türkistan'ın merkezi Aşkabat'la ortaya çıkarılan mezar anıtlarda çeşitli ev araç gereçleri ortaya çıkarılmıştır. Tür­klerde yerleşik hayatın yaşandığını gösteren ilk kültürdür.
b. Afanesyova Kültürü
Abakan bölgesinde ortaya çıkmıştır.
c. Andranova Kültürü
Tanrı Dağları ve Balkaş Gölü çevresinde yaşanmıştır.
d. Kalteminar Kültürü
e. Karasuk Kültürü
Yenisey Irmağı çevresinde yaşanmıştır. En belirgin özeliği madenin kullanılmasıdır.
f. Tagar Kültürü
Abakan bölgesinde Taştık kültürü adıyla devam etmiştir. Resim sanatı ön plana çıkmıştır.

UYARI:
At'ın evcilleştirilmesi ve atlı arabaların kullanılması göçlerin sebeplerinden biri değil, göçleri kolaylaştıran faktördür. Türklerin kendi merkezlerinden çok uzak bölge­lere ulaşmalarını sağlayan araçtır.


UYARI:
Türk kültürü göçler sonu­cunda çok geniş bir bölgede yayılma ve tanınma olanağı bul­muştur.




UYARI:
Türklerin sürekli yer de­ğiştirmesi yaşa­dıkları çoğ­raf­yanın sınırlarının kesin ola­rak çizilmesini zorlaştırmıştır.


YORUM:
Bu durum da Türk Tarihinin bir bütün olarak incelenmesini güçleştirmiştir.


YORUM:
Tabiatıyla göç olayı sonucu yeni bir bölgeye yerleşen kül­tür, ya mevcut ortama uyum sağlayacak ya da mevcut or­tama ege­men olacaktır. Bu geliş­mede etkili olabilecek iki temel faktör vardır: Bunlar nufüs yo­ğun­luğu ve kültürel düzeydir. Nüfus yoğunluğu çok olan ve kültü­rel gücü elde eden yapı kendi hakimiye­tini kabul ettirir.


2. Göçler
Göç: Bir sosyal veya siyasal oluşumun bir çok nedenlerden dolayı yer değiştirmesi olayıdır. Göç olayında kesin bir mekan kavramı vardır. Dolayısıyla topluluğu bu harekete zorlayan temel etmenler mevcuttur.
Göçlerin Sebepleri
a. Coğrafi etmenler (iklim - kuraklık)
b. Dış baskılar ve iç çekişmeler
c. Hayvan hastalıkları
d. Otlakların daralması
e. Türklerdeki hakimiyet anlayışı
f. Hızlı nüfus artışı
Göç Yolları
Hunlar:
Afganistan'a ve Kuzey Hindistan'a
Kuzey Hunlar: Avrupa'ya
Ogurlar: Güneybatı Sibirya ve Güney Rusya'ya
Avarlar: Orta Avrupa'ya
Macarlar: Orta Avrupa'ya
Uygurlar: İç Asya'ya
Peçenekler:
Doğu Avrupa'ya ve Balkanlara göç etmişlerdir.
4. İskitler (SAKALAR)
Tarihte önemli rol oynayan Türk topluluklarından ilki İskit­lerdir.
Sakalar, Hazar Denizi ile Tanrı Dağları arasındaki geniş topraklarda yaşamışlardır. (M.Ö. VII. - VIII. yüzyıllarda)
İskitler, Kafkas dağlarını aşıp Hindistan sınırlarına kadar bütün İran'ı istila ettiler.

İskitler M.S ll. yüzyıl sonlarına doğru zayıflayarak Hunların ve diğer kavimlerin arasına karıştılar. Bir grup İskit, Moğol isti­lası sırasında kuzeye çekilerek oralarda yaşamaya devam ettiler. Bugünkü Yakut Türkleri Sakaların torunlarıdır.

UYARI:
Böylece Tuna'dan Orta Asya içlerine kadar uzanan bü­yük bir imparatorluk kurdu­lar. Bu büyüme sonucunda Sakalarda yönetici zümre kendileri olduğu halde hakimiyetleri altında çoğu İran asıllı olan pek çok boy mev­cuttur.


YORUM:
Bu yapılanmanın doğal sonucu olarak devlet bü­yük bir boylar federasyonu gö­rünü­münde idi. Bu durum aynı zamanda kültürel birliğin sağ­lanmasını da engellemiştir.


UYARI:
İskitler, atlı göçebe bir toplumdur. Hay­van­cılık, avcılık ve toplayıcılık temel geçim kay­naklarıdır. Kadın savaşçı­larına Amazon denir. Üzengi kullandılar. İskitlerin İran'la yaptığı savaşlarda gösterdik­leri kahramanlık­lar Alp Er Tunga destanına konu olmuştur.


İLK TÜRK DEVLETLERİ
1. Büyük (Asya) Hun Devleti : M.Ö. 220
Orhun ve Selenga Irmakları bölgesinde hakimiyet sürmüş­lerdir. Merkezi Ötüken şehridir. İlk bilinen Kağanları Teoman'dır.
Orta Asya'da bilinen ilk teşkilatlı Türk Devleti Hunlardır. En ünlü hakanları Mete (Mao-dun) dir. Otuz beş yıl süren hükümdar­lığında Orta Asya'da yaşayan bütün Türk boyları ile başta Moğol­lar olmak üzere diğer kavimleri hakimiyet altına almıştır.
Mete en çok Çinlilerle savaşmıştır. Çin ile imzalanan ticari antlaşmalarla devletini daha da güçlendirmiştir. (M.Ö. 197)
* İpek yolunu kontrol altına almıştır.
* Devlet en geniş sınırlarına ulaştı. Sınırlar; Büyük Okya­nus'tan Hazar Denizi'ne ve Kuzey Sibirya'ya kadar genişledi.
Mete (Mao-dun) M.Ö. 174'te öldüğünde sivil ve askeri teşki­latı, dış siyaseti ve sanatı ile geride yüksek nitelikte bir devlet bı­rakmıştı. Bu devlet daha sonra kurulacak olan bütün Türk devlet­lerine birçok alanda örnek olmuştur.
Hunlar 48 tarihinde Kuzey ve Güney olmak üzere ikiye ay­rıldılar.
Kuzey Hunları bağımsızlıklarını güney Sibirya ve Çungarya bölgelerinde sürdürmüş ve daha sonra kavimler göçünün baş­lamasında etkili olan Batı Hunlarına katılmışlar ve Kavimler Göçü'nü başlatmışlardır.
Hunların Bazı Önemli Özellikleri
* Tarihte kurulan ilk büyük Devlettir.
* Türk milli bilincini başlatan ilk siyasi yapıdır.
* Mete'nin askeri alanda yaptığı yenilik tüm toplumlara örnek olmuştur. Orduda onluk sistemini uygulaması gibi...
* Göçebe bir hayat yaşadılar. Hayvancılık, avcılık ve toplayıcılık yaygındır.
2. Kavimler Göçü: M.S. 375
Hun Devleti'nin dağılmasından sonra Asya'nın batısında oturan Hunların batıya hareketi ile başlayan kavim hareketliliğine Kavimler Göçü denir.
Sonuçları
a. Roma imparatorluğunun gücü sarsıldı. M. S 395'te Roma Doğu ve Batı olmak üzere ikiye ayrıldı. 476'da Batı Roma yıkıldı.
b. Avrupa'da merkezi krallıkların yıkılması sonucu Feoda­lite - Derebeylik sistemi hakim oldu.
c. Bugünkü Avrupa Devletlerinin temelleri atıldı. (Germen ve Frank Devletleri'nin kurulması)
d. Kilise ve papalığın gücü, otoritesi arttı.
e. Avrupa'da ilk Türk Devleti kuruldu.

UYARI:
Orta Asya'da yaşayan Türk toplulukla­rıyla Çinliler arasın­daki en büyük problem hemen her devirde İpek yolu olmuş­tur. Hun - Çin savaşlarının da te­mel nedeni ol­muş­tur.


UYARI:
Türklerin tarih boyunca değişik coğraf­yalarda yaşala­maları birbirinden farklı ge­lişme göstermelerine sebep ol­muştur. Bu du­rumun nedeni ihti­yaçların çoğrafi bölgelere ve sosyal zemine göre farklılıklar göstermesi­dir.

UYARI:
Bizans'ın Hunlara vergi vermeyi kabul etmesi, gücün­den çekinmesi ve Türklerin üs­tünlüğünü kabul etmesinin bir so­nucudur.


UYARI:
Kavimler Göçü'nün yaşan­masında etkili olan Kuzey Hun­ların batıya hareketi olmuş­tur.


UYARI:
Germenler, Hristiyanlığı kabul ederek Orta Çağ Avrupasına damgalarını vurmuş­lardır. (Kutsal Roma Germen impara­torluğu)


UYARI:
Bazı tarihçiler Kavimler Göçü'nün başlangıcı olan 375 yılını Ortaçağ'ın başlan­gıcı ola­rak kabul ederler.


YORUM:
Hun - Germen ilişkisinin yoğun olma­sının nedeni coğrafi yakınlıktır.
Bu kültürel etkileşim Türkler arasında Hristiyanlık dininin, yayılmasına da neden ol­muştur.


UYARI:
Attila, Hun Devleti'nde baba­dan oğula geçen bir hükümdar­lık sistemini yürürlüğe koydu.


UYARI:
Mete, Çin'i birçok kez is­tila etmesine rağmen Türklerin Çin'e yerleşmesine izin ver­memiştir. Bunun nedeni ise kala­balık Çin nü­fusu içinde Türkle­rin benliklerini yitirebile­ceği endişesini taşımasıdır.


UYARI:
Hunlar, tarihte ilk defa bütün Türkleri bir bayrak al­tında toplamışlardır.


3. Avrupa (Batı) Hunları:
Kavimler Göçü sonucunda Avrupa'ya gelen Hun boyu tara­fından Macaristan bölgesinde kuruldu.
İlk hükümdarları Balamir'dir. En parlak devirlerini Attila za­manında yaşadılar.
Bizans üzerine seferler yaparak, Bizansla iki antlaşma yaptı. Margos ve Anatolius Antlaşmaları ile Bizans'ı vergiye bağladı.
Attila 452 yılında Batı Roma'yı da Doğu Roma gibi kendi­sine bağlamak istedi. Ancak Papa'nın Roma İmparatoru ve Hris­tiyan dünyası adına, Roma'yı kendilerine bağışlaması isteğini kabul ederek geri döndü.
Attilla ve Hunlar Avrupalıların yaşamında önemli bir yer işgal etmiştir. Hristiyanlar, Attila'yı Allah tarafından kendilerini cezalandırmak için gönderilen bir kişi olarak görmüşler ve Attila­'ya Tanrının kırbacı adını vermişlerdir.
Hunlar pek çok kavim üzerinde hakimiyet kurmuşlardır. Özellikle Germenler üzerindeki etkileri büyüktür.

YORUM:
Bu durum kavimler ara­sında bir kültür alışverişinin yaşamasına yol açmıştır. Hatta Attila'nın sarayında Hun ilinden başka Latin ve Germen dille­rinin de konuşulması bunun kanı­tıdır.

Avrupa'da göçebe geleneklerini sürdüren Hunlar, ele geçir­dikleri bölge halkı ile beraber yaşamışlardır.

3. Göktürk Devleti (552 - 744)
Asya Hun Devletinden sonra Orta Asya'da kurulan ikinci büyük Türk Devleti'dir. Göktürklerin kurucuları Asena (Aşina) soyuna dayanır.
Göktürklerin kurucuları ve boyu Avarların (juan-juan) haki­miyetinde demirci olarak çalışmakta iken Bumin Kağan liderli­ğinde Avarlara isyan ettiler ve başarılı olarak kendi bağımsız devletlerini kurdular. Merkez Ötüken'dir.
Bumin ve İstemi kardeşler barış içinde devleti uzun süre birlikte yönettiler. Bütün Orta Asya'yı kısa bir zamanda hakimiyet­leri altını aldılar. Göktürkler, Kağanlık derecesine yükselmeden önce yabguluk olarak idare edilmiştir. Yabguluktan önce de Şad'­lık unvanı kullanılmıştır.
567 yılında Göktürk - Sasani İttifakı kurulmuş ve Ak - Hun devleti yıkılmıştır. Ancak Ak -Hun toprakları Göktürklerle - Sa­sanlar arasında sorun olmuş, bunun üzerine Göktürkler, Sasanilere karşı Bizans ile ittifak kurmuşlardır.
Göktürkler 582'de Doğu ve Batı olmak üzere ikiye ayrıldı. 630'da Doğu, 659'da da Batı Göktürkleri Çin hakimeyine girmiş­lerdir. 681'de Batı Göktürkleri Çin'e isyan ettiler ve başarılı olarak ll. Göktürk (Kutluk) devletini kurdular. (Kutluk Kağan tarafınbdan)

ÖRNEK

Göktürklerle ilgili bilgilerden
bazıları şunlardır:
l. İlk kez Türk adını taşıyan kavim olarak ortaya çıkmışlardır.
ll. Doğu, Batı olmak üzere iki koldan yönetilmişlerdir.
lll. Kendilerine özgü yazıya geçmişler­dir.
IV. Orta Asya'da devlet kurmuşlardır.
V. Hükümdarları komşu ülke hane­danlarıyla akrabalık kurmuştur.
Bu bilgilerden hangilerine dayanarak Göktürkler'de ulusçu bir devlet anlayışı ol­duğu söylenebilir?
A) l ve lll B) ll ve lll C) ll ve IV
D) lll ve IV E) IV ve V
(1998 / ÖSS)

ÇÖZÜM:
Millet veya ulus kavramı ırkı (milliyeti) temsil eder. Göktürk­lerin ulusçu bir devlet olduğunu kanıtlayan bilgiler l ve lll'tür.
Cevap A'dır.

UYARI:
Uygurların yerleşik ya­şama geçmele­rinde kabul etti­kleri Maniheizm ve Budizm dinlerinin etkisi büyüktür.



UYARI:
Yerleşik yaşama geçikme­siyle birlikte Türklerde devlet düzeninde ve sosyal hayatta önemli değişiklikler olmuştur.



UYARI:
Türk adını ilk defa siyasi amaçla, bir devlet adı olarak, Göktürkler kullanmıştır.



UYARI:
Göktürk (Kök - Türk) lerin isyanı sonu­cunda zayıflayan Avarlar Asya'dan Avrupa'ya göç etmişlerdir.


ll. Göktürk Devleti dönemindeki en önemli gelişme Orhun Kitabeleridir. Bu yazıtlar:
723'te Tonyukuk
732'te Kültiğin
735'te Bilge Kağan adlarına Yulluğ Tiğin tarafından dikti­rilmiştir.
Orhun Yazıtları 1893 yılında Danimarkalı bilgin W. Thamson tarafından okunmuştur.
Göktürkler Basmıl, Karluk ve Uygur boylarının isyanı so­nucu yıkılmıştır.

Göktürklerin Önemli Özellikleri
1.Dağınık halde yaşayan Türk boylarını bir bayrak altına toplayan ikinci Türk Devleti'dir.
2. Türk tarihinin ilk yazılı eserlerini bıraktılar.
3. Ulusal adımızla kurulan ilk Türk devletidir.
4. Göktürklerde devlet - millet bilinci ve miliyetçilik anlayışı en iyi şekilde uygulanmıştır.

4. Uygur Devleti 744 - 840
Karluk, Basmil ve Uygur boyları Göktürk Devleti'ni yıktıktan sonra Kutluk Kül Bilge Kağan tarafından Ötüken bölgesinde ku­ruldu.
Uygur Devleti, Hunların ve Göktürlerin kültür mirası üzerine kurulmuştur. Ancak, Uygurlar bu devletlerden farklı olarak tam bir yerleşik hayat yaşamışlardır. Taş üzerine belgeler yerine, kağıt üzerine yazılmış belgeler bırakmışlardır.
- Mimaride ve sanat alanında eserler meydana getirildi.
- Hapis cezaları uygulanmaya başlandı.
- Orta oyunları (tiyatro) oynanmaya başladı.
- Kent kültürü güçlendi.
- Göçebe hayatın geçim kaynağı olan avcılık ve toplayıcılık, yerini tarım ve sanayiye bıraktı.

751 Talas Irmağı Savaşı'nda (Arap - Çin Savaşı) Karluk Yağma ve Çiğil boyları Araplara (Abbasi Devleti) yardım ettiler. Mücadeleyi Araplar kazandı. Batı Türkistan Çin hakimiyetine girmekten kurtuldu. Talas Savaşı Türklerle Araplar arasında dostluk sürecinin başlamasında da etkili olmuştur.

839-840 yılında Uygurlar Kırgızlar tarafından yıkıldılar. Yurtlarından sürüldüler.

Dağılan Uygur Devleti daha sonra Kansu ve Turfan Uygur­ları olarak ortaya çıkmıştır
 
HOŞGELDİNİZ...!!!
 
Tavsiye Edilen Bağlantılarımız
 
Dünyanın En Güncel Teknolojisi Sitesi WwW.DunyaninTeknolojisi.CoM

Kaç Kişi Sitede?
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol